Ela’nın sürdürülebilirlik rotasını her adımda takip edin!
Sürdürülebilir Yaşam İçin
Dünya, hızla artan enerji ihtiyacını karşılamak için fosil yakıtlara bağımlı bir sistem geliştirdi, ancak bu kaynakların sınırlı olması ve çevreye olan zararları, daha sürdürülebilir çözümlerin önemini artırıyor. Fosil yakıtların (kömür, petrol, doğalgaz gibi) yanması, atmosfere büyük miktarda karbondioksit (CO₂) ve diğer zararlı sera gazları salarak iklim değişikliğine neden olur. İklim değişikliği, artan sıcaklıklar, deniz seviyesinin yükselmesi ve aşırı hava olaylarıyla doğrudan ilişkili olduğundan, yeşil enerjiye geçiş acil bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yeşil enerji olarak adlandırılan yenilenebilir enerji kaynakları (güneş, rüzgar, hidroelektrik ve jeotermal gibi) fosil yakıtların aksine sınırsız kaynaklardan elde edilir ve üretim sürecinde çevreye zarar vermez. Güneş enerjisi, güneş panelleri aracılığıyla doğrudan güneş ışığından elektrik üretirken; rüzgar enerjisi, rüzgar türbinleri kullanarak rüzgarın hareketini elektriğe çevirir. Hidroelektrik enerji ise suyun hareketinden yararlanarak elektrik üretir, bu yüzden karbon salınımı yok denecek kadar azdır. Jeotermal enerji de yer kabuğunun derinliklerindeki ısıyı kullanarak enerji üretir, çevresel ayak izi oldukça küçüktür.
Dünya, hızla artan enerji ihtiyacını karşılamak için fosil yakıtlara bağımlı bir sistem geliştirdi, ancak bu kaynakların sınırlı olması ve çevreye olan zararları, daha sürdürülebilir çözümlerin önemini artırıyor. Fosil yakıtların (kömür, petrol, doğalgaz gibi) yanması, atmosfere büyük miktarda karbondioksit (CO₂) ve diğer zararlı sera gazları salarak iklim değişikliğine neden olur. İklim değişikliği, artan sıcaklıklar, deniz seviyesinin yükselmesi ve aşırı hava olaylarıyla doğrudan ilişkili olduğundan, yeşil enerjiye geçiş acil bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yeşil enerji olarak adlandırılan yenilenebilir enerji kaynakları (güneş, rüzgar, hidroelektrik ve jeotermal gibi) fosil yakıtların aksine sınırsız kaynaklardan elde edilir ve üretim sürecinde çevreye zarar vermez. Güneş enerjisi, güneş panelleri aracılığıyla doğrudan güneş ışığından elektrik üretirken; rüzgar enerjisi, rüzgar türbinleri kullanarak rüzgarın hareketini elektriğe çevirir. Hidroelektrik enerji ise suyun hareketinden yararlanarak elektrik üretir, bu yüzden karbon salınımı yok denecek kadar azdır. Jeotermal enerji de yer kabuğunun derinliklerindeki ısıyı kullanarak enerji üretir, çevresel ayak izi oldukça küçüktür.